Примери за използване на Cebine на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Cebine bak.
Cebine bir bak.
Whoa cebine bir bak.
Ceketinin iç cebine bakıp orada ne olduğunu söyler misin bana?
Arka cebine de bakalım?
Elini cebine at ve adama biraz para ver.
Ellerini cebine sok.
Hayır, cebine uzanma. O başka bir gösteri.
Kaçırılmadan önce cebine bu lego parçalarını doldurmuştu.
Elini hemen cebine sokmayan dört ajan var.
Magma cebine iki kilometre kaldı.
Cebine baksana.
Cebine bak bakalım cüzdanım orada mı.
Neden senin 3,000ini cebine atıp, anlarsın ya, gitmene izin vermedi?
Elimi cebine soktum…''.
Zarfı cebine koydun mu?
Cebine bak.
Bunu cebine koy.
Ceketinin cebine baktın mı?
Şimdi de Marlonun cebine 4:40 ve 35 geldi.