Примери за използване на Cezalandır на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu durum da? Fransayı cezalandır. Almanyayı göz ardı et.
Cezalandır, işkence et.
Cezalandır günahkârı!
Cezalandır onu, Dusya!
Cezalandır o zaman.
O zaman hepsini cezalandır.
İlla birini cezalandırman gerekiyorsa David, beni cezalandır.
Seni cezalandırmak için.
RAB halkı cezalandırdı. Çünkü Haruna buzağı yaptırmışlardı.
Tomu cezalandırma Polly Teyze!
Tanrının seni cezalandırdığını düşünüyor musun?
Onu yalnız cezalandırmıyor, ailesine de işkence yapıyor.
James beni cezalandırmak için Beyaz Saray basın bürosunda çalışıyor.
Onları cezalandırmak için.
Masumları cezalandırmak gibi bir isteğim yok.
Cezalandırmak için geldin, korumak için değil!
Karmanın bizi cezalandırmak için buraya getirdiğine inanamıyorum.
Snow seni cezalandırmak için Annieyi kullanıyor.
Hatta beni cezalandırmak için, bizi lanetlediğini bile düşündüm.
Kız, babasını cezalandırmak için tasarladı bunu?