Примери за използване на Defterine на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Lottie bunu defterine yaz.
Ama Dr Jordan onları defterine kopyalamıştı.
Kaptanın seyir defterine ek.
Nasıl verdin bu adı defterine?
Bir Ölüm Meleği insanların ismini defterine yazarak yaşamını uzatabilir; ama insanlar bunu yapamaz.
Ödevini defterine yapması gerek tamam, ama uslu durun, tamam mı?
Danin tüm hastalarını son dakikada iptal ettiğinde randevu defterine yazdığı bir isim.
Bizimkiler dün sana güvenmediğim ile ilgili bir şeyler söylediler evlilik yeminleri defterine çizdiğin o aptal resim beni düşündürüyor.
Öğretmeni aradı, ceza vermek için onu okulda tuttuğunu, defterine edepsizce sözler yazdığını söyledi.
Bu ada ölüyordu! Buraya geldiğim günden itibaren Ölenler Defterine 22 isim yazmıştım. Oysa Doğanlar Defterine bir tek isim bile kaydetmemiştim.
hala Caponeun defterine ihtiyacımız var.- Aksi takdirde tarih mahvoldu demektir.
kalan hayatlarını görebilirsin. Ama Ölüm Defterine sahip kişilerin sadece isimlerini görürsün.
Julianın defteri mi?
Defterini buldum.
Defteri bana ver.
Bu yüzden bu defterin içinde ne olduğunu anlamam gerekiyor.
Defteri bana verin.
Ve defteri sakladım böylece Bosch onu bulamadı.
Bu defter'' Doğrucu Davut'' tarafından söylenen şeylerle dolu!
Sadece deftere dokunanlar beni görebilir. Hayat çizginizi görebiliyorum.