Примери за използване на Dokunun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Dokunun kötü huylu olmadığını düşünürsek, evet.
Eğer pis serseri, beni dokunun.
Sol elinizle burnunuzun ucuna dokunun.
Ayaklarına dokunun.
Onaylamak için Ayarları sıfırlaya dokunun.
Şimdi burnunuza dokunun.
Onaylamak için Sıfırlaya dokunun.
Musa, İlyas, Yeşaya… ağzıma dokunun.
Yanağına dokunun.
Bunun yerine el cihaz almayı tercih ediyoruz ve sadece ekrana dokunun.
Bilgilerim ekranında Seçeneklere dokunun.
Parmağınızla burnunuza dokunun.
Peki, sadece-- Güven bana. Topa dokunun.
Dokunun çözülmesini beklemek zorundayım.
Enfekte dokunun tekrar açılması ve temizlenmesi gerekir.
Herhangi bir karar vermeden önce mümkün olduğunca fazla dokunun kurtulmasına izin vermek zorundalar.
Haydi millet gelin babanızın iç çamaşırına dokunun!
Eğer sadece ölümcül değil yemek veya dokunun.
Dokunun kromozom analizini de yapmışlar.