Примери за използване на Dokunuyor на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Birisi bana dokunuyor!
Boynuna dokunuyor.
Herkes hep iki kişiye dokunuyor.
Birisi masumca ötekine dokunuyor.
Bu günlerde genelde köşede oturup dizi müzikleri mırıldanıp kendine dokunuyor.
Bak ona nasıl dokunuyor.
Su damlasının% 1 in den azı aslında yaprağa dokunuyor.
Elin neye dokunuyor?
Hep bana dokunuyor.
Neden sana dokunuyor?
Aman tanrım, cennete dokunuyor!
Sana dokunuyor muyum?
Sanki ona dokunuyor gibiyim, Başçavuşum.
Ne konuşuyor, ne dokunuyor ne bakıyorsun?
Bu kutulardaki tüm pamuklara dokunuyor musunuz?
Dokunuyor, hissediyor ve algılıyor.
Vicdanıma dokunuyor ve eğer istersen beni yumruklayabilirsin.
Işık gözlerine dokunuyor mu?
Biri sana hafifçe dokunuyor, ve sen hemen uçuyorsun.
Dokunuyor, sigaralarımı parmaklıyor.