Примери за използване на Ebeveynlerim на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kim bilir ebeveynlerim nasıldı.
Ebeveynlerim ayrılacak sandım ve zayıf görünmek ya
Ebeveynlerim film işindeydi
Bak, üniversitedeyken, ebeveynlerim yatağımın altındaki pornoları buldular
Son seferde ben evdeyken ebeveynlerim o restoranta bir daha gitmek istediler. Artık büyüdüğümü düşünüyordum.
Büyürken her pazar… Ebeveynlerim beni bir Çin restorantına götürürlerdi.
Ebeveynlerim ve hippi arkadaşları inşa etmiş
Sevgi dolu ebeveynlerim ve 16 yaşında bir kız kardeşim var
Bak, siz her zaman hâlâ hayatta olan ebeveynlerim gibiydiniz. Aslında, onlardan kaçmak için buraya taşındım.
Ebeveynlerim Meksikada doğmuşlar.
Ebeveynlerim arasındaki şiddetli bir tartışma sonrasında bir umutsuzluk
Bu seni daha iyi hissettirecekse birkaç hafta önce taşındım ve ebeveynlerim beni aramadı bile.
hayatta böyle bir şey yapabilmek için elinize fazla fırsat geçmez, ve ebeveynlerim en önde oturuyorlar.
Georgiaya taşınmıştık, böylece ebeveynlerim Birleşik Metodist din insanı olabileceklerdi.
( Gülüşmeler) Bu noktaya gelmek için çok çaba harcamak zorunda kaldım ve ebeveynlerim-- bir akranım tarafından cinsel tacize uğradığımda işler kontrolden çıktı ve bütün bunların üstüne zor bir durumu daha da kötüleştirdi.
Her neyse, onu dansa davet etmek için cesaretimi topladım. Ebeveynlerim kuzenim Iranın Yetişkinliğe Kabul Töreni için Des Moinese gideceğimizi söylemeden hemen önce'' evet'' dedi. Kalbim kırıldı.
Diye sorun… bana söylediği gibi… sana,'' Büyük ebeveynlerim ve… büyük büyük ebeveynlerim benim için ormanı… korumak adına ne yaptı?… Ve ben ne yapıyorum?
Ebeveynlerim, Noel Baba ile ilgili ayrıntılı bir hikaye anlatırlardı:
Eğer büyükbabam, büyükannem ve ebeveynlerim gerçekten şehrin her yerini kurmaya odaklandıysa,
ve zavallı ebeveynlerim de sevecen Noel Baba tarafından yapılan bu gurur kırıcı dışlanmanın utancından bizleri korumaya çalışıyordu.