Примери за използване на Evimdeki на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Siz ikiniz… Evimdeki partiye gelin hadi.
Şu an evimdeki her yabancı beni ilgilendirir.
Bugün evimdeki ustalar bir resmime zarar verdi.
Evimdeki kaçık sevgilim böyle biri.
Evimdeki her gece, ailecek beraber akşam yemeği yememiz konusunda ısrar ederdi.
Benim Evimdeki, Özel Odama Kadar Gelen Şey.
Bu aynı evimdeki odaya benziyor.
Bilmen gereken her şey evimdeki proje taslaklarında.
Evimdeki yatak çok kötü.
Fakat problem şu ki onları evimdeki ofisimde tutuyorum.
Sonra gözlerimi açtım. Evimdeki yatak odamdaydım.
Evimdeki olaylar çok kötü.
Benim evimdeki kahvaltı da bedava.
Evimdeki her odayi aradiniz.
Alex neden stajyerin teki boş evimdeki korniş yağmurluklarıma iltifatta bulundu?
Evimdeki kavgadan bahsediyordum.
Bu evimdeki bir oda. Bu benim odam.
Evimdeki boşluklarda hiçbir şeyi gizlemem gerekmez. Çünkü aklım bir boşluk.
Adamların dün gece evimdeki bir misafiri kaçırdı.
Evimdeki tartışmaları nasıl çözüyorsam bunu da aynı şekilde çözeceğim.