Примери за използване на Firari на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Vegasın dünya firari başkenti olduğunu biliyor muydun?- Bilmiyordum?
Araştırdığımız tasarlanmış bir soygunda Amerikalı firari bir sürücüye çok benziyorsunuz.
Hayır, Ryan firari.
Colin Marsh firari.
O da bizim gibi firari.
Eğer 5 dakika içinde burada olmazsa, onu firari olarak rapor edeceğim.
Babası tahttan indirildiği için sürgün edilen firari bir prenses.
Kocam hapisten kaçtı ve firari.
Laheye gönderilen her firari Balkanlarda kalıcı bir barışın inşa edilmesini kolaylaştırmaktadır.
Bizim de firari olduğumuzu unutma, Miamide dolaşıp öfkeli bir
Pek çok firari çabucak yakayı ele verir çünkü kaçmak için o kadar çabalarlar ki arkalarında bolca iz bırakırlar.
yer aldığı iki firari mahkumun liderliğindeki bir grubun üyelerini kovalayan polise ateş açıldı.
Isırmayı seven arkadaşımız… 400 yaşında, firari bir Hollanda canavarı ama kimseyi uyaramıyoruz
Bana firari bir korkağı mı soruyorsunuz?
babam ise firari. Annemin arabasının bagajında bir ceset buldular.
buradaki yetkililer katliam sorumluları- firari Ratko Mladiç
Firarileri yabancı bir mülkten çıkarmanın tek sağlam bir yolu vardır.
Firarilerin paranın yerini bildiklerini düşünmenin sebebi nedir?
Bu firarinin bir ismi var mı?
Çoğunlukla firarileri kovalarım.