Примери за използване на Gelmeyecek на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bana sorarsanız 2012nin Aralığında dünyanın sonu gelmeyecek.
Bu gidişle hapsi boylayacaksınız ve kimse sizi ziyarete gelmeyecek.
Köpek çocuklar yüzünden foklar gelmeyecek artık.
Doktorunun gecikmesinin nedeni hiç gelmeyecek olmasıymış.
Seni kurtarmaya kimse gelmeyecek.
Yani kadınlar gelmeyecek falan.
bir daha hiç gelmeyecek demekti.
Görünüşe göre siz sıkıcı olduğunuz için gösteriye kimse gelmeyecek.
Ruslar zaten gelmeyecek.
o zaman hiç gelmeyecek.
Yarın asla gelmeyecek.
Merak etme, kimse gelmeyecek.
Dedim ki'' Henry bugün gelmeyecek, kayıp.''.
Binbaşı Sholto, kimse sizi öldürmeye gelmeyecek.
Kimse nerede olduğumuzu bilmiyor ve bizi kurtarmaya kimse gelmeyecek.
Kimse bizi kurtarmaya gelmeyecek.
Söylediklerime inan buraya tanınmış bir bilim adamı asla gelmeyecek!
Sırtında bir bıçakla ölürse kimse seni almaya gelmeyecek.
Sizi temin ederim Maestro, şayet ben gitsem bile, asla gelmeyecek.
Harekete geçmesseniz, o'' gün'' hiçbir zaman gelmeyecek!