Примери за използване на Gencin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gencin fikirlerini dinleyin.
Gencin önünde parlak bir gelecek bulunmaktadır.
Bu Regensburglu gencin yüzbaşıya vermek istediği bir mektup var.
Ama iki gencin yapabileceğinin en iyisiydi.
Her gencin sahip olmak istediği bir eşyaydı.
Ancak gencin durumu hâlâ belirsiz.
Gencin durumu kritik.
Gencin esmer bir yüzü vardı.
Gözlerini senden alamayan gencin adı August.
Çoğu gencin böyle bir fırsatı yok.
İki Amerikalı gencin evlendiğini görmeye gelmek için uzun bir yol.
Gencin durumu ağır.
Ölen gencin babası doktorları suçladı.
Amanın, şu gencin kibrine bir bakın.
Dalgıçlar, gencin cansız bedenine ulaştı.
Yaşındaki bu gencin annesiyle konuştuk.
Polis, gencin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.
Gencin özel bilgilerini korumak amacıyla ismi değiştirilmiştir.
İşte o gencin hikayesi….
Şexsi maraqlar: Gencin seçim ve verdişlerini ehate edir.