Примери за използване на Inandırmak на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Katilin benim hayal ürünüm olduğuna… inandırmak için yapabileceğin her şeyi yaptın sen.
Amaç Kenti hala altınlara giden bir yol olduğuna inandırmak ve ona yolu göstermek için para ödemesini sağlamak.
onları yalana inandırmak için, kurtuluş için buradan çıkış yolumu bulmalıydım.
Richardın ona sırtını döndüğüne inandırmak istemesidir.
Babam Jack Bristowun Irina Derevkonun suçlarından muaf tutulma anlaşmasını bozduğuna inandırmak için CIAi kasten aldattığını bildirmek için yazıyorum.
Lucrezia Donatiyi çizmek… Medicileri akıl almaz savaş silahları imal edebileceğine inandırmak.
bu sadece sizi zenginlikten etkilenmediğine inandırmak içindi.
Eğer herkesi Nicki önemsediğine inandırmak istiyorsan, bence silah çantanı adamın kolostomi torbasından çekmelisin.
bunların hiçbirinin gerçek olmadığına seni inandırmak için müşteri hizmetleri tarafından buraya gönderilen benim.- Oculus cihazını sen satın aldın.
George Kaplanı yarattık… ve Vandammı peşindeki adamımızın… o olduğuna inandırmak için onca çaba verdik, çünkü çok önemli bir amacımız var.
O adamı Arvin Sloane olduğuna inandırmak için Beyin Fırtınası Projesini kullandığını biliyoruz.
Tak yapmam gereken engelli olduğuma insanları inandırmak ve bin dolar alacağım Kolay olmayacak,
Bu oyunun arkasındaki adamların seni bu oyuna inandırmak için bana bu hastalığı verdiklerini söyledi.
Alisonın, Monayı öldürmesinin arkasında yatan makul endişelerini 12 jüri üyesine inandırmak zorunda.
AB milletvekilleri, Hırvatistanın önündeki en büyük engelin halkı üyeliğin faydalarına inandırmak olabileceğini söylüyorlar.
Hayır ama, tanrılar yok olunca müritleri tanrılarının sahte olduğuna inandırmak daha kolay.
Kendini; aldatmadığına, annemin Garcettiyi yenebileceğine ve T.J. in iyi olduğuna inandırmak istiyorsan hiç durma,!
Genç insanları çete olmanın ne büyük iş olduğuna inandırmak için her türlü kandırmacaya başvurdular.
Hayatta, yaptıklarınızı doğruymuş gibi göstermek istersiniz. Yasal olmayan işler yapmakta yanlış bir şey olmadığına kendinizi inandırmak için bir yol bulmaya çalışırsınız.
Sebeplere inanmam. Ayrıca günah keçiniz olmayacağım.