Примери за използване на Incittiğini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Seni incittiğini biliyorum.
Nick Sullivanı ara ve beni incittiğini söyle.
Bunu yapmanın beni ne kadar incittiğini bilmen gerekiyor.
Biliyorsun, beni incittiğini kabul ettin.
Onun acı çektiğini falan görmenin beni ne kadar incittiğini.
Onu ne kadar incittiğini bilmiyorsun.
Umursamadığını biliyordum, ama Onu bu kadar incittiğini bilmiyordum.
O şeyler kimi incittiğini hiç umursamaz.
Hiçbir yere, sadece bunun seni incittiğini anladım.
Ne dediğini, kimi incittiğini sallamayacak mısın?
Belini nasıl incittiğini anladım.
Ancak bana Charlieyi kimin incittiğini söylemelisin?
Lexin seni ne kadar incittiğini anlatmanı sağladım.
Bunun hala seni incittiğini biliyorum.
Düşünmüştüm ki… Vinctentın Eleanoru incittiğini duydum.
Bunun beni ve arkadaşlarımı ne kadar incittiğini düşünmüyorlar.
Senin kızı incittiğini biliyorum.
Sizi neyin incittiğini ve tekrar güveninizi kazanmak için ne yapması gerektiğini eşinize söyleyin.
Onun birini incittiğini biliyordunuz… ve bunun sizin için ne kadar zor olduğunu anlayabiliyorum.
Böylece aşık olduğu kadını incittiğini bilerek yaşamak zorunda kalmazmış.