Примери за използване на Ittin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Onu merdivenlerden aşağı mı ittin?
O kara gün, sen beni aldın ellerinle yalana ittin.
Anneni neden ittin?
Bence onu sen ittin.
Bunu onlara sen ittin.
Başka bir sorunsa, O kayayı kıçına kadar ittin.
onu platforma kadar takip ettin ve ittin.
Rastgele bir kadın seçtin ve onu ölüme ittin.
Onu buna sen ittin.
Bir kızı merdivenlerden aşağı mı ittin?
Madem biliyordun, neden onu ittin?
Hassas bir kadını ölüme ittin.
Beni olduğum şeye sen ittin.
Cam sehpayı gördün, onu üstüne ittin.
Tebrikler, Antwon Mitchelli avucundaki kalabalığın yarısına ittin.
Çocukluk çağında küçük bir hata için, 14 yıl boyunca beni cehennemin içine ittin 14 yıl!
Odandan deparla kalktın gerçek anlamda'' Hangi Yön Dansına'' kapıldın arkadaşını kenara ittin sırf sahte'' Hangi Yön Dansını'' gerçekleştirebilmek için. Hem de hareket etmeyen bir kızla.
Yabancı rahibin sandalyesini itti, arkasını döndü ve gitti.
Beni duvara itti ve ağzıma bıçak dayadı.
Annem beni merdivenlerden itti ve şimdi boynumu oynatamıyorum.