Примери за използване на Kabuğun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
etkilenen bölgeye kabuğun iç kısmını sürün,
Bu kabuğun altında çekirdek çökerken sıcaklık tekrar artacak ta
Kabuğun altında bir sıvı var
Hidrojen füzyonu buradaki sarı kabuğun içinde oluyor ve bu yıldızın çapının… giderek genişlemesine sebep oluyor.
üzerinde gelişiyor olabilir ve sıvı haldeki okyanus belki de buzlu kabuğun altında uzanıyordur.
ancak kolaylık sağlamak için kabuğun rengine bağlı olarak beyaz, kırmızı ve siyah renklere bölmek alışılmış bir şey.
Çeşitliliğin ana düşmanları, kabuğun altından tırmanma
Kabuğun içinde bir, iki, üç, dört beş, altı ve yedi küçük bezelye.
Yıkama, kabuğun yüzeyine gevşek biçimde bağlanan pestisit artıklarından kurtulmanın iyi bir yoludur.
Kabuğun hareketinde, bir masif, bir bütün olarak
ama hala tehlikeli durumda, dış kabuğun büyük kısmı sağlam kalsa bile.
Peki hangileriniz o kabuğun-- her ekmeğin başında ve sonunda olan-- hangileriniz o kısmın yenildiği bir evde yaşıyor?
Aynı bir istiridye gibi beni pürüzsüz ve parlak bir şeyle gizlemeye çalışıyorsunuz kolyede güzel durur ama kabuğun içindeki o yapışkan şey, kaşındıran şeyin çıkması ister sadece.
Atılmış bir hindistan cevizi kabuğu takipçisinden biraz korunmasını sağlayabilir.
Sonra Kabuğu ile beraber 5 Limonu ezin ve karıştırın.
Kabukları var.
Sizler bu kabuğu bir anda ve hatta bir ayda eritmeye başaramazsınız.
Ceviz ağacının kabuğu hafifçe diş lekeleri uzak fırçalayın için kullanılabilir.
Ama huş ağacının kaygan kabuğu, bu uzun boynuzlu böceğin sonunu getiriyor.
Umarım o kabuğunun altında bir paraşüt vardır.