Примери за използване на Kaplan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hayır, kaplan ölene kadar hep koşar.
Kaplan köpekbalığı.
Her yerde kaplan boku var.
Kaplan Lily bana bu asanın yarısını verdi.
Hamburgda satın alabildiğin gibi Afrikada da kaplan satın alabilirsin.
Kaplan. Çok şükür ki.
Kaplan beni öldürmeye gelmek.
Kaplan balık… su samuru.
Darren Kaplan?
Kaplan birası!
Kaplan, kuzeydoğu tarafında bir hareket göremiyorum.
Dur sana Fatih Kaplan- Yumruğunu göstereyim.
Kaplan ben de tam senin odanı temizliyordum.
Kaplan ona iki gün önce 300.000 dolar transfer etmiş.
Kaplan ekibi içeride.
Kaplan dedi ki, bundan sonra her şeyi Japon usulü yapmalıymışsın.
İşte üç metrelik, kum kaplan köpek balığı, doymak bilmez bir yiyici ve avcı.
Grace Kaplan.
Buradan biri yemeğine kaplan bıyığı koymuş.
Ben geri dönmek, kaplan kaçmak.