Примери за използване на Komşuluk на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Komşuluk bunu gerektiriyordu.
Komşuluk giderek önemini yitiriyor.
Bir ömür süren komşuluk!
Komşuluk boyunca yürümüş.
Taşyatağında yirmibeş-yüz kişi yaşıyor ve ben bu çakıl beyinliyle komşuluk yapıyorum.
Komşuluk bağları güçleniyor.
Hayır, hayır. Ben sadece… komşuluk görevimi yapıyorum.
Komşuluk adına yaptığım şeyler!
İnsanlar arasında sıkı bir bağ ve komşuluk ilişkisi bulunuyor.
Tüm bu komşuluk çok saçma!
Bu komşuluk şaşırtıcı olabilir.
Bu sizin oturduğunuz noktada komşuluk görevinizdir.
Onları davet etmek komşuluk gereğidir.
Bu bir komşuluk geleneği.
Kötü komşuluk.
Komşuluk ilişkilerimiz nasıl olmalı?
Sadece komşuluk yapıyorum.
Komşuluk ilişkileri çok başkaydı.
Komşuluk ilişkilerinin çok kuvvetlidir.
Komşuluk ilişkileri çok kuvvetli.