Примери за използване на Kuzen на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kuzen Eddie söyledi mi bilmiyorum ama alkollü sürücü karşıtı anneler.
O kadar çok kardeş, kuzen, hısım var ki takip etmeye imkan yok.
Kuzen Larry, Dimitri
Kuzen konuşacakmış.
Ne haber kuzen?
Merhaba, kuzen.
Neden kendine Kuzen Oliver desin?
Kuzen Mikeın kolaylaştırılmış Bong icat etme planının kabaca uyarlanmış hâli.
Çünkü kuzen olduğumuz için kardeş sayılırız adamım.
Seninle tartışmak istemiyorum kuzen ama petrol şimdi ve burada.
Şu yoldan, kuzen!
Burada mı çalışıyorsun kuzen?
Kusursuz'' sağlam bir kelime kuzen.
Evet, bizimle şempanzelerin kuzen oluşu gibi bir gerçeği ele aldığımızı varsaysak?
Catherine, kuzen Eddie intihar edeceğim.
Diğer kuzen Ingo, Samskiplerin Kopenhag şubesiydi.
Kuzen Egbert… Neden Vikingler topraklarınıza saldırmamışlardı?
Evet, Jakein adamlarından birini kuzen Moralesi görmeye gitmiştim.
İyisimi beni dinle, kuzen.
Seni sevdiğimi bilirsin kuzen.