Примери за използване на Nafaka на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir dahakine nafaka getir.
Evlilikler gittikçe kısalıyor, nafaka ise gittikçe artıyor.
Nafaka çeklerini gördüm.
Nafaka ve çocuğuma destek vermek yoktu.
Nafaka davanda bol şanslar.
Yargıcı, nafaka duruşmasını 21 gün daha ertelemeye ikna ettim.
Beni nafaka almak için kovalayan eski eşler yok.
Nafaka istediğine göre var.
O sürtük benden nafaka bile istedi!
Ne kadar nafaka aldığını merak ediyorum?
Babama yolladığı nafaka fişinin üstünde bir adres var.
Nafaka konusunda bol şans.
Bakın, nafaka anlaşması için sana köpeğin velayetini verdiğini biliyoruz.
Cinayet nafaka vermekten çok daha karlıdır.
Bin dolar nafaka borcu varmış. Kadın bir kuruş alamamış.
Baş belası nafaka ödemelerinden kurtulmak için mi?
Nafaka paramın içinde mi yuvarlanıyor?
Önce Ray nafaka ödemelerini aksatmaya başladı.
Sonra nafaka çekini yazarken ne kadar kızdığını hatırladım.
Zamk gibi.- Nafaka çekinin peşindeki eski karısı gibi.