Примери за използване на Odaklanma на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gözünüzdeki odaklanma kasları, her gün yaklaşık 100.000 kez hareket eder.
Ben onu öptüm. Ve gözlerini kapadı. Ama, çok üzgünüm, odaklanma.
Onun adı odaklanma.
( Gülüşmeler) Beynimin beni ilgilendiren şeylere aşırı derecede odaklanma yeteneği var.
Dikkat ve odaklanma gücü.
Ayrıca kelimelere fazla odaklanma.
( Gülüşmeler)( Alkış) Ve bu ilkelerden biri de odaklanma.
Metabolizma yavaşlıyor, odaklanma artıyor.
Benim teorime göre ondaki odaklanma eksikliği onun fazla gelişmiş cinsel dürtüsünden kaynaklanıyor.
Odaklanma eksikliğimiz tereddüt etmemiz endişelerimiz öfkemiz nefretimiz.
Odaklanma kaybı.
Tümüyle odaklanma ve yoğunlaşma meselesi.
Odaklanma ihtiyacını anlıyorum.
Bu esaslar, müşterilerimizin memnuniyetine odaklanma göreviyle birlikte kişisel taahhüdümüzün temelidir.
Odaklanma meselesi.
Kazanmaya soğuk, mantıklı bir biçimde odaklanma.
Belki bir beslenme şekli ya da odaklanma egzersizleri falan uygulanabilir?
Disiplin ve odaklanma ile bu yedi engelin, tam potansiyelinize ulaşmanızı asla engellemeyeceğinden emin olabilirsiniz.
Uluslararası odaklanma ile birlikte, bir İK profesyonel olmak için gerekli bilgi edineceksiniz.
Benzer şekilde bilişim vericisi olarak bilinen Alpha GPC, daha fazla odaklanma, moment ve keşfetme için faydalıdır.