Примери за използване на Ormanın на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yerliler ona ormanın cadısı diyorlar.
Ormanın tümüne kablo çekildi.
Ormanın ruhuna bir şey sunmanın yolu yok.
Ormanın içinde evinin yakınlarında bir yerde asmışlar onu.
Ben Harrisburgun dışındanım,… Shawnee Milli Ormanın girişinden.
Bu çocukluk macerası onları ormanın derinliklerine sürüklüyor.
Sadece ormanın tehlikeli olduğunu söylemek istedim.
Ormanın gölgeliklerinde sadece ok atan boru ile maymunları indiriyorlardı.
Ben ormanın perisiyim.
Issız ormanın derinliklerinde Eren
Bir haftadır ormanın üzerinde uçuyoruz.
Şaşırtıcıdır ama, güneş ışığının ancak yüzde 2si ormanın zeminine ulaşabilir.
Ormanın Çocukları yapmış bunları.
Beş arkadaş ormanın derinliklerindeki ıssız bir kulübeye giderler.
Madem burası senin ormanın, hakkındaki her şeyi bilmen gerekir.
asil bir kız ormanın bu kadar derinliklerinde ne yapıyor?
Ormanın içinden geçerek eve kendi başına dönmenin bir yolunu bulmalısın.
Aynı ormanın ve ritüelin yeniden manşet olma ihtimali nedir ki?
Castle ve ben teknisyenlerle konuşuruz ormanın nerede olduğunu bulmak için.
Ormanın içinde ki, yaklaşık bir mil geride.