Примери за използване на Oynuyorlar на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Senin en küçük çocuğunla benim en büyüğüm beraber oynuyorlar.
Sanki bu şehirdeki bütün kızlar bir oyun oynuyorlar. Anlasrın ya.
Detroitle oynuyorlar!
Ruthun inşa ettiği stadta oynuyorlar ve ikiside onun rekoru peşinden koşuyor.
Yukarıda poker oynuyorlar.
Onlar duşta mercimeği fırına vermece oynuyorlar.
Zengin birinin topuna benziyor, ve sanki bu ince tenis raketleriyle oynuyorlar.
Burasının barut fıçısı olduğunu düşünüyorum. Ve sizinkiler kibritle oynuyorlar.
Her zaman iyi oynuyorlar.
Şimdi forma için değil, para için futbol oynuyorlar.
Kuruşlar için oynuyorlar.
Etrafında toplaştılar ve oynuyorlar.
Diğer kızlar muhtemelen uzun süredir oynuyorlar.
Çocuklar parkta oynuyorlar ve ben diğer babaları aydınlatıyorum.
Nerede oynuyorlar?
Futbol oynuyorlar ve futbol seven kızlar onlarla ilgilenecekler yani?
Sadece oynuyorlar, Bay Conroy. Kimseye zararları yok.
Tüm kedicikler oynuyorlar Ve çok eğleniyorlar.
Bizimle oynuyorlar!
Robotlar izliyor ve oynuyorlar, takımlar kendi aralarında oynuyorlar.