Примери за използване на Pulitzer на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
sorumluluğunun farkına varırsın, arkadaşlarını onurlandırırsın, hatta belki Pulitzer bile kazanabilirsin.
Pulitzeri kazandığında kaç hatunu götüreceksin haberin var mı?
Ondan beri Pulitzerini yok ama?
Pulitzerimizi kabul ederken iyi görünmelisin.
Şimdi Pulitzerin var,… hayattan daha ne istiyorsun?
Ona Pulitzerin ne olduğunu açıklamak zorunda kalmışlar, öyle duydum.
Pulitzeri kazandım.
Emmy, Peabody ve Pulitzerim olana kadar durmayacak bu adam.
Anlaşmaya otopsi yap kadavranın içinde Pulitzerini bulacaksın.
Pulitzeri neden hiç alamadın merak ediyorsundur.
Pulitzeri kazanabilmiş misin?
Joseph Pulitzerle William Randolph Hearstın arasındaki rekabet zirvedeyken her ikisine
Dünyanın en prestijli ödüllerinden Pulitzerin kazananları 16 Nisanda New Yorkta Columbia Üniversitesinde düzenlenen bir törenle duyuruldu.
Amy Archer değil ve asla Pulitzeri kazanmadım.
Pulitzer kazan.
Pulitzer ödülü kazanacak.
Pulitzer Ödülünü kutlarım.
Benim Pulitzer ödülüm olabilir.
Pulitzer Prize ödülünü kazanan.
Sana da Pulitzer kazandırır.