Примери за използване на Sahile на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Casius dağında karaya ulaştım ve sahile çıktım.
Bir gün Karl-Henrik şehre gitmişti ve ben de sahile tek başıma indim.
Sahile git.
Striptiz yapmam gerektiğini söylediler. yoksa beni sahile götürmeyeceklerini söylediler.
Biz sahile gidiyoruz.
Sıcak nefesimle senin vücudunu sahile uzanmaya götürüyorum.
Sahile. Çok seveceksin.
Akıntıyı yakalayabilirsen, kargoyu sahile çıkar ve sakla.
Benimle sahile geliyor musun, gelmiyor musun?
Ah, doğru! Bu haftasonu, Biz Sahile gideceğiz.
Pek çok iyi kadın haftasonu sahile gider.
Arkadaşım Nora ile daha sonra sahile gideceğim.
Vücudumun geri kalanı ise hâlâ çok kıllı, o yüzden hiç sahile gidemedim.
Siz küçükken Pazar günleri sizi sahile götürürdük.
Sahile ne diyorlar?
Sahile kadar size eşlik edeceğiz.
Sonra geriye döndüler, sahile yöneldiler ve beşi de dönüş yolculuğunda öldüler.
Hayır ama sahile gitmeyeli çok uzun zaman oldu.
Sahile doğru gidiyor gibi görünüyor.
Sırf Hornigoldun sahile gönderilmesini önerdim diye mi?