Примери за използване на Saklandın на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sonra da bir oyun oynadık, sen saklandın ben buldum, ben saklandım sen buldun.
Sen niye saklandın öyleyse?
Neden orada saklandın?'' Ateşle oynuyorsun.
Kapının altında ışığı gördün ve perdelerin arkasına saklandın.
Ke Ttong, nereye saklandın?
Sen de yukarı geri çıkıp yatak odasına saklandın.
O teknede tam beş gün saklandın.
Kendi ölümünü tezgahladın ve geçmişe saklandın.
Sen bütün o zavallı hayatın boyunca saklandın.
Ray, bir dolapta saklandın.
Bunca yıl kaçtın ve saklandın, Bunca yıl kendini öldürebilirdin… ama bunu yapacak cesaretin yoktu, değil mi Henry?
Bu dünyada herkesin bir yeteneği vardır, Joanna ve sen tüm hayatın boyunca kendininkinden saklandın.
Kendi ölümünü tezgahladın ve geçmişe Rittenhouse seni ala bulamayacağı bir yere saklandın.
Nereye saklandı bu kız?
Çok iyi saklandı, bir türlü bulamadım.
Peter ışıkları kapattı ve saklandı. Mary onu bulmaya çalıştı.
Savaştan sonra nerede saklandı?
Sonra hava kilitlerinden birinin içine saklandı.
Bir ödlek gibi kaçıp saklandı.
Bir kez daha saklandı.