Примери за използване на Soygununu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bence dünkü banka soygununu yapan kişileri bulduk.
Botanik numunesi soygununu ihbar eden doktorla konuşmak için 3 saat uçtum.
Saat 3:00 soygununu kaçırırız diye umuyordum.
Laboratuvar soygununu onun yaptığını düşünüyorlar.
Banka soygununu. Seni ikna etmem gerekmedi bile.
İktidar bugün en büyük soygununu yapmaya devam ediyor.
Şu ikisi Baker Sokak banka soygununu yapanlardan.
Ben ee şu depo soygununu düşünüyordum.
Mücevher hırsızlarını ve… geçen hafta ki banka soygununu durdurmak, çok… kolaydı.
Polisler hâlâ sabah 4:45teki Baton Rouge soygununu araştırıyor.
Grissom, biliyorsun ben şu 1965deki Pan Am soygununu araştırıyordum?
Aşırı uyarılmış dostumuza bar soygununu iki misli kanlı olacak şekilde bir hafta önce yapmasını söyledim.
Jr. Tarafından başlatıldığını doğruladı. Kızıl, geçen haftaki banka soygununu yapan çetenin lideriydi.
Bugün posta treni soygununu araştıran polis büyük bir adım atarak aranan adamların ve eşlerinin fotoğraflarını yayınladı.
Cody aylardan beri California dışındaysa sanırım altı hafta önceki şu tren soygununu da yönetmiş olamaz.
Eğer restoran soygununu Poole denen adamın üzerine yıkarsak tazminat parasını alabilirim.
Genç suçluydu, oldukça kontrolden çıkmış ve devamlı babasının Fortness soygununu nasıl becerdiğini bağırıp duruyordu.
Tamam, tamam, birkaç hayat kurtardın, bir banka soygununu önledin bir karavan filosunu kasırgadan kurtardın.
Evet, alo. Yanlışlık için üzgünüm, ama bugün yapılan Hatton Garden soygununu, George Thomason diye bir beyin yaptığını bilmek isteyebilirsiniz.
Stockheimerı tutuklamamıza yardım etti. Marcusun büyük soygununu da durdurmaya yardım ettim.