Примери за използване на Taarruz на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Romalılar bunun cevabının derinlemesine taarruz olduğunu biliyorlardı.
Askerler silahlarla tanışma amaçlı gerçek atışlar yapıyorlar, Kentsel Arazide Askeri Operasyonlar, hava taarruz operasyonları ve sınır ötesi konvoy manevraları yürütüyorlar.
Yolların ağır koşulları Kızıl Ordunun kısıtlı bir arazide doğrudan taarruz yapma imkânını kısıtlıyordu.
Milan Jakovljevic SETimesa verdiği demeçte, altı Sırpın'' taarruz mühimmatının yol açtığı yaralardan hastaneye kaldırıldığını'' söyledi.
Super Galeb G4, Anja Krneta ise taarruz helikopteri Gazelayı uçuruyor.
Birliğin görevi, BH Silahlı Kuvvetlerinin uluslararası bir askeri operasyona gönderdiği ilk taarruz piyade birliği oldu.
Counter-Strike: Küresel Taarruz( CS:
Nitekim Almanlar 1 Eylül de batıdan ve kuzeyden Polonya ya taarruz etmiş, 17 Eylül
Aklınızda ne olduğunu bilmiyorum General, ama taarruz zirvedeyken, onu cepheden almak için mantıklı bir sebep olması gerekiyor.
Emniyet görevlilerinin açıklamasına göre, Yasareviç büyükelçiliğin önüne tramvayla geldi ve taarruz silahıyla binaya ateş ederek insanların dışarıya çıkmasına engel oldu.
hizmet helikopteri temel taarruz manevraları gerçekleştirerek İtalyan 3üncü Alp Birliği askerlerini çıkarttılar.
32si Çarşamba günü olmak üzere 3 bin 521 taarruz sortisi de dahil, toplam 9 bin
Moskova taarruzunun başlayabilmesinden önce Kiev Harekâtının sonuçlanması gerekmektedir.
Komutan Cody, gemileri yer taarruzuna hazırlayın.
Teğmen Meyer taarruzu yönetti.
Taarruzu yakında başlayacak.
Düşman taarruza kalkıyor.
Almanların Michael Taarruzundaki başarısı anavatandaki derin sorunları örtmüştü.
Michael Taarruzunun başarısızlığı anavatanda moralleri daha da fazla bozdu.
Büyük Taarruzun 96. yıl dö….