Примери за използване на Tereddüt на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bizlerden önce gelenler tereddüt olmamasını sağladılar.
Söylemekte tereddüt bile ediyorum.
Даже се колебая дали да ви кажа.Tereddüt etmeni anlıyorum.
Разбирам колебанието ти.Tereddüt edersen insanlar ölür.
Ако се колебаеш, ще загинат хора.Şimdi bir soruşturma göndermek için tereddüt etmeyin!
Не се колебайте, изпратете ни запитване!Tereddüt edip korkarsanız o anı kaçırabilirsiniz.
И ако се колебаеш, ако Tereddüt ve şüpheye girer.
Появяват се колебанието и съмнението.Kesin olarak öğrenmenin bir yolu var ama önermekte tereddüt ediyorum.
Има начин да разбереш със сигурност, но се колебая да ти го предложа.Herhangi bir sorunuz varsa, ilgili üniversitenin web sitesine başvurmada tereddüt etmeyin.
Ако имате въпроси, не се колебайте да Tereddüt edersen, yalan iyi değildir.
Лъжата не е убедителна, ако се колебаеш.Tereddüt edersen kendini öldürtürsün.
Колебанието ще те убие.Sipariş verirken hiç tereddüt etmeyin.
Не се колебайте да поръчате.Bu tereddüt neden?
Защо е колебанието?O zaman neden tereddüt?
Защо се колебаеш тогава?Tereddüt, onun ölümüne sebep olabilir.
Колебанието може да я убие.Bayan Audrey, tereddüt edip beklemenin sizi üzdüğünü söylememiş miydiniz?
Hala tereddüt ediyorsan, yapma.
Ако още се колебаете, спрете.İki saniye tereddüt edip ben de yükselttim.
Поколебах се около секунда и вдигнах наново.Diziye başlamakta tereddüt edenler için söylüyorum kesinlikle beklemeyin.
За тези, които се колебаят дали да започнат, ще кажем не чакайте повече.Jung tereddüt edince, Kim tuzağa düşürüldüğünü sandı.
Когато Джунг се поколеба, Kим си помисли, че са го натопили.
