Примери за използване на Tersten на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Öyle yapmış bu yüzden adını asla tersten okuyamıyorsun.
Bu yüzden, tarihi tersten öğrenemezsin.
Burada'' yalan'' yazmıyor. Tersten bakıyorduk.
Jane, yine tersten konuşuyor.
Eğer gerçekten mızmızlanıyorsa, her zaman alfabeyi tersten söylemeye çalışabilirsin.
Şeytanlar genelde tersten konuşur.
Janellein telefon numarası tersten.
Kulağa aptalca geliyor. Ama tersten okumakta bir şeyler var.
O da tersten bakmıştı.
Masum durduğunu biliyorum ama tersten dinle bir de.
Bana adımı tersten yazdırdın.
Aynı James Dean gibi, ama tersten.
Şimdi de tersten dinle.
Şimdiyse Oz Büyücüsünü tersten izlemek gibi.
Şu tehdit analizinde yaptığın gibi, ama tersten.
En sevdiğim filmlerin tersten sıralanışı şöyle.
Tersten okuyabiliyor musun?
Bir keresinde eğer şifre tersten girilirse… ATMnin hemen polise uyarı göndereceğini duymuştum.
Ama yine de trenlerde tersten gitme, tamam mı?
Üç kez tersten haç çıkardı!