Примери за използване на Topunu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gamma topunu bombaya çevirmek.
Baban ne zaman gerilirse şu tenis topunu vurana kadar durmaz.
Az önce kıç topunu kaybettik.
Lucia, topunu hazır tut.
Yvonneun sana kira borcu bin dolardı bu yüzden topunu sattı.
Topunu alıp eve mi gidecek sandın?
Basket topunu tekmeleme olayını sizden duymak istiyoruz.
Krikette kriket topunu ne kadar hızlı atabilirler işte?
Doğru, jonglörlük topunu fırlatmak için fazla uzak.
Beyzbol topunu kendi gözüne atan?
Topunu alacağım!
Kızım geçen gün futbol topunu yüzüme attı gözlüklerim kırıldı.
Sanırım Nixonun golf topunu sudan çıkartırken hipotermi oldum.
Bırak şu salak topunu, Coby.
senin küçük, lastik topunu almıştı.
Ray hadi, hala beyzbol topunu mu düşünüyorsun?
Şu kâğıt topunu açarsan, iki gün sonrasına tarihli Doğu Hindistan Şirketindeki işinden çıkarılma ihbarını göreceksin.
Golf topunu alıp, etrafına şu kremi sürdü sonra golf topu uçarak Smithin kafasında patladı. Birkaç kere.
Buraya Prens Charlesın topunu almak için tırmanmıştım.
Uzayda koskocaman bir su topunu bulmaktan bizim kadar şaşırdıklarına bahse girerim.