Примери за използване на Ucuz на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Van Goghun ucuz yağlı boya teknolojisinden önce doğduğunu düşünün.
Bununda ucuz pahalı seviyesi varmı?
Ucuz şarabına katarsan alkollü punç tadı verir.
Böyle durumlarda ucuz bir protez, size daha pahalıya mal olabilir.
Orta sınıfın geniş kesimi ucuz dolar kurundan oldukça memnundu.
Ucuz saç boyalarının yaşlı adamlara benzediğini bilmiyor musun,?
Ucuz mağazalara gidiyorum, ama o kıyafeti elimde tutmak için bir yol bulacağım.
Ucuz olandan içelim. O şişeyi satmak zorunda kalabiliriz.
Artık ucuz petrolün sonunun geldiğini biliyoruz ama buna inanmak istemiyoruz.
Çocukken Dodger Stadyumunda JumboTronun altındaki ucuz koltuklarda otururduk, hatırladın?
Ucuz üretim daha sonra dünyanın daha da yoksul bölgelerine kayıyor.
Ucuz popülizmin kimseye faydası yok.
Buna ek olarak, ucuz yemekler çoğu zaman yüksek kalitede değildir.
Ucuz pop pek benim tarzım değil.
Çekici genç kadınlarca ucuz içkiler su gibi gidiyor.
Ucuz döşemeleri bende kaşıntı yaptı.
Duyduğuma göre ucuz bir striptiz kulübü zincirinin müdürüymüş.
Sonunda ucuz içkiden şikayet ederek çıplak bir şekilde sızacağım.
Kişisel olarak ben ucuz benzin çağında yaşadığım için çok minnettarım.
Ucuz saç tıraşı ve Payless marka ayakkabılarıyla beni Harvardda ziyarete gelirdi.