Примери за използване на Yiyeceklerini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ne yani, Wraithlerin yiyeceklerini yok etmek son çare miydi?
Bir şeyler yiyeceklerini düşünmüştüm, sadece içip beraber olacaklarını değil.
Maxin yiyeceklerini aldım.
Onun bodrumunda yaşamaya ve tüm yiyeceklerini yemeye son verdiğin zaman.
Dün gece, tavuk yiyeceklerini söyledi.
Ve bir kere bile kendi yiyeceklerini ödemeyi önermezler.
Öğle yemeğinde ne yiyeceklerini bile seçti.
Pek çok Atinalı, yiyeceklerini çiftçilerin taze ürünler sunduğu ve müşterilerin satın almadan
Fakat aileleri, çocuklar piknik yapsın diye, yiyeceklerini boş yere harcamak istemediler. Çocuklar elleri boş köyden ayrıldılar.
Sırtlanlar çok vahşi olabilirler ve yiyeceklerini korumak için leopar ve hatta bazen dişi aslanları defettikleri bilinir.
Onlara en iyi yiyeceklerini ver, en iyi yatağı ver
Şehirler coğrafi koşullar tarafından kısıtlanırdı: yiyeceklerini çok zor fiziki araçlar ile elde etmekteydiler.
Hırvatistandan üreticiler çeşitli kaliteli şarap ve yiyeceklerini sergilediler.[ Yusuf Ramazanoviç].
Kendi elektrik enerjilerini, yiyeceklerini barınaklarını ve sularını sağlamaya çalışırlarken,
Sonra da Pligrimler tüm Kızılderilileri katledip yiyeceklerini almışlar ve ertesi gün kiliseye gidip şansları yaver gittiği için Tanrıya şükretmişler.
Hırvatistandan üreticiler Ljubuskinin Bigeste Otelinde çeşitli kaliteli şarap ve yiyeceklerini sergileme olanağı buldular.
İkimizde Tarih kanalını ve Japon yiyeceklerini seviyoruz… güllerin üzerindeki yağmur damlalarını ve yavru kedilerin küçük bıyıklarını da.
Çoğu dinozor yiyeceklerini baştan savma şekilde dişleriyle çiğnerlerken, Iguanodonlar otoburlar arasında
Onlara en iyi yiyeceklerini ver, onlara saygı
Tüm bu topluma mal olmuş insanlar milletin önünde yiyeceklerini parçalamak için çekiçlerine davranmayı sabırsızlıkla bekliyorlar.