Die scheidung Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Nach 15 Monaten Ehe reichte Amber Heard die Scheidung ein.
Büyük aşk 15 ay sonra bitti ve Amber Heard boşanma davası açtı.Die Scheidung und der Umzug nehmen ihn sehr mit.
Gott hasst die Scheidung(Maleachi 2,16).
Ich will die Scheidung, Oli.
Nach 15 Monaten reichte Amber Heard die Scheidung ein.
Büyük aşk 15 ay sonra bitti ve Amber Heard boşanma davası açtı.Ich unterschrieb die Scheidung.
Boşanma kağıtlarını imzaladım.Aber Gott hasst die Scheidung!
Tanrı boşanmadan nefret eder!Gott rechtfertigt die Scheidung.
Allah, boşanmaya bugz eder.Ich will die Scheidung, Roy!
Boşanmak istiyorum Roy!Etwa zur selben Zeit reichte Rajashree Choudhury die Scheidung ein.
Aynı zaman zarfında Rajashree Choudhury boşanma davası açtı.Du beantragst die Scheidung und sagst es mir nicht?
Boşanma filan olmayacak. Dinle beni?Musanın yasası boşanmaya izin verir bkz.Helfen Sie Ihrem Kind, die Scheidung zu trauern.
Çocuğunuzun boşanmadan şikayet etmesine yardım edin.Ich will die Scheidung, Stan.
Boşanmak istiyorum Stan.Nach dieser Affäre reichte Berlusconis Frau die Scheidung ein.
Medya olayın üzerine gitti, Berlusconinin eşi boşanma davası açtı.Waymond wang beantragt die scheidung.
Waymond wang boşanma talebi̇nde bulunmuştur.Dann vollzieht sich die Scheidung.
Hâlinde boşanmaya hükmolunur.Tanrı boşanmadan nefret eder( Mal 2:16).Ich will die Scheidung, Clifford.
Boşanmak istiyorum Clifford.
