Ich bring Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ich bring das Hemd morgen früh, ok?
Gömleğini sabah getiririm, tamam mı? Tamam?Ich bring euch was zu essen.
Ich bring dich zurück ins Camp.
Seni kampa geri götürüyorum.Ich bring sie zurück, versprochen.
Söz veririm, geri getireceğim.Ich bring dich zu deiner Party.
Seni partiye götüreceğim.Ich bring die ins Büro.
Bunu ofise götüreyim.Ich bring dich zur Toilette.- Danke.
Seni lavaboya götürelim. Teşekkürler.Ich bring dich selbst zum Bus. Gib mir nur eine Woche.
Seni oraya kendim götürürüm, sadece bir hafta ver.Na dann setz dich. Ich bring dir gleich Kaffee.
Öyleyse otur da sana kahve getireyim.Ja,… ich bring die Bücher morgen wieder.
Evet, fakat… kitapları yarın getiririm.Hey, ich bring Medikamente, die er braucht, wenn er zurückkommt.
Selam. Döndüğünde kullanması için birkaç ilaç getirdim.Ich bring Sie zu einem Meeting.
Seni bir toplantıya götürüyorum.Ich bring Wasser und saubere Tücher mit.
Temiz bir bez ve su getireceğim.OK. Ich bring dich zu Fink.
Tamam tamam. Seni Finke götüreceğim.Komm. Ich bring dich ins Bett.
Hadi, gel seni yatağına götüreyim.Ich bring dich jetzt nach Hause. Komm.
Seni eve götürelim. Gel buraya.Ich bring sie nur an den Rande des Todes.
Ölümün eşiğine götürürüm onları sadece.Ich bring' dich an'nen kalten Ort.
Seni soğuk bir yere götürmeliyim.Ich bring dir gleich eine Tasse heiße Suppe.
Önce bir kendime geleyim, sonra sana sıcak bir çorba getiririm.Ich bring dir noch was zu trinken.
Sana bir içki daha getireyim.
