KÜHL - Turkce'ya çeviri

serin
kühl
cool
kalt
frisches
soğuk
kalt
kälte
kühl
cold
eiskalt
erkältung
gekühlt
des kalten
soğukkanlı
kaltblütig
kalt
kühl
cool
eiskalter
ruhig
kaltherzige
soğumaya
abkühlen
eine abkühlung
havalı
luft
wetter
air
weather
stündliche
soğuktur
kalt
kälte
kühl
cold
eiskalt
erkältung
gekühlt
des kalten
soğuktu
kalt
kälte
kühl
cold
eiskalt
erkältung
gekühlt
des kalten
soğuksun
kalt
kälte
kühl
cold
eiskalt
erkältung
gekühlt
des kalten
serindir
kühl
cool
kalt
frisches

Kühl Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kühl, nicht wahr?
Soğuk, değil mi?
Deshalb empfiehlt Ihnen das Horoskop, kühl zu bleiben und sich von Ihren Emotionen fernzuhalten.
Bu nedenle burçlar, soğukkanlı kalmanızı ve kendinizi duygularınıza kaptırmamanızı önerir.
Es ist kühl.
Epey serin.
Der Sommer in den Niederlanden ist relativ kühl; die Temperatur übersteigt selten 22 Grad.
Hollandada yazın nispeten serindir; sıcaklık nadiren 22 dereceyi aşar.
Ja, das Wasser ist schön und kühl.
Evet, su güzel ve soğuktu.
Die Oberfläche ist glatt und wirkt beim Berühren kühl.
Cilt soluk görünür ve dokunmakla soğuktur.
Warum bist du so kühl mir gegenüber.
Neden bana karşı böyle soğuksun.
Wie kannst du nur so kühl und gleichgültig sein?
Nasıl böylesine soğuk ve kaba olabiliyorsun?
Daher muss sie möglichst kühl und fest sein.
O yüzden olabildiğince soğukkanlı ve sağduyulu olmak gerekiyor.
Es ist jetzt zu kühl.
Şu an çok serin.
Das Grasland war heute süß und kühl.
Çayır bu gece sakin ve soğuktu.
Das Wasser ist noch kühl um diese Jahreszeit.
Deniz suyu bu mevsimde hala soğuktur.
Du bist in letzter Zeit so kühl.
Sen son zamanlarda çok soğuksun.
Das Tal mit Wäldern bedeckt ist auch im Sommer kühl.
Ormanlarla kaplı vadi, yaz günlerinde bile serindir.
Es ist groß. Aber etwas kühl.
Büyükmüş. Ama biraz soğuk.
Wenigstens ist es im Museum angenehm kühl.
En azından müze 20 derece daha serin.
Ich bin überrascht, dass es doch so kühl sein kann.
Nasıl bu kadar soğukkanlı olabildiğine şaşırdım.
sein Trank ist kühl!
onun İçecekleri soğuktur.
Mona, warum bist du so kühl zu mir?
Mona, neden bana böyle soğuksun?
Es ist nass. Und kühl.
Islak. Ve soğuk.
Sonuçlar: 561, Zaman: 0.2523

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce