Soğuk Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sizin için soğuk ve rutubetli tuttum.
İki havalı birader, iki soğuk bira… iki de ızgara mantar.
Soğuk El işte!- Evet!
Bu değerli vaktimi Soğuk Savaşın bitimini izlemekle geçireceğim.
Bu iğrenç soğuk( ya da grip) sonunda bitti.
İster sıcak olsun ister soğuk.
Soğuk kanıtı muhafaza eder.
Biranın soğuk olmasına gerek yok ki.
Bu soğuk salatalık çorbası.
Kanı soğuk tutmazsam, bozulur. Klimam yok.
Soğuk Nehir benim doğup büyüdüğüm yerdir.
Soğuk Savaş.
Soğuk, grip ya da daha ciddi bir şey.
Uzay… Gerçekten de çok soğuk.
Soğuk süt.
Eliniz çok soğuk doktor bey!
Soğuk onların kanını kristalleştiriyor. Neden?
Burası biraz soğuk efendim'' mi demek istedin?
Soğuk ve özel bir şey yok.
Ancak, soğuk kahve harika kendi tadı değildi.