LAUTER - Turkce'ya çeviri

• yüksek sesle
• sesli
• dolu
• gürültülü
• bütün
• var
• çok
• ses
• bağır
• sürü
• yüksek çığlık

Lauter Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Je lauter Sie zählen, desto heller leuchten die Lichter.
Ne kadar sesli sayarsanız ağaç o kadar parlar.

Der U-Boot-Krieg wird viel lauter und tödlicher.
Denizaltı savaşları çok daha gürültülü ve ölümcül olma yolunda hızla ilerlemektedir.

Sehr gut, ausgezeichneter Plan, lauter kluge Vorkehrungen.
Aferin John, mükemmel bir plan, pek çok zekice önlemle dolu.

Mir dreht sich der Kopf vor lauter Lügen.
Bütün bu yalanlar başımı döndürdü.

Nein, lauter Überraschungen.
Hayır, sürprizler var.

Mitunter kann ich vor lauter Nachdenken nicht einschlafen.
Bazen ben de çok düşünmekten uyuyamam.

Fanny. Viel lauter.
Daha fazla bağır.- Fanny!

Können Sie bitte lauter sprechen?
Yüksek sesle konuşabilir misiniz lütfen?

Sprich lauter, er kann dich nicht hören.
Sesli konuş, seni duyamaz yoksa.

In der Art. Ich wollte sagen, ein lauter, auffälliger Charakter.
Öyle. Ben gürültülü ve gösterişli biri diyecektim.

Etwas lauter, Kels.
Biraz ses ver, Kels.

Du siehst deine Geschichte hat lauter Lücken?
Hikâyenin nasıl boşluklarla dolu olduğunu görüyor musun?

Lauter Kram für eine Spinner-Party.
Bütün aletler canavar avı için.

Hier sind lauter Killer!
Burada bir katil var!

Aber bei Disney arbeiten lauter Neger und Homos.
Ama Disneyde zenci ve eşcinsel çalışan çok.

Kann die Sachverständige bitte lauter sprechen?
Bilirkişi lütfen sesli konuşabilir mi?

Kannst du bitte lauter sprechen?
Yüksek sesle konuşabilir misin lütfen?

Noch etwas lauter, Mutter?
Biraz daha bağır, anne?

U-boot-kriegsführung wird viel lauter und tödlicher.
Denizaltı savaşları çok daha gürültülü ve ölümcül olma yolunda hızla ilerlemektedir.

Hey, Milhouse, mach mal lauter.
Hey Milhouse, ses ver.