MITFAHREN - Turkce'ya çeviri

• binmek
• gitmek
• gelmek
• bırakayım mı
• bırakmamı misin
• bırakabilir miyim
• binmeme

Mitfahren Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Ich muss in der Wagenkolonne mitfahren.
Ben zırhlı konvoyla gitmek zorundayım….

Ich dürfte nie wieder mitfahren. Aber ich müsste vom Bus erzählen.
Ve bir daha binmeme izin vermez. Ama ona otobüsün bozulduğunu söylemem gerekir.

Und auch ich will in diesem Zug mitfahren.
Ben de ayni trene binmek istiyorum.

Kardinal, wollen Sie mitfahren?
Kardinal, sizi bırakayım mı?

Ich will mitfahren.
Ben de gelmek istiyorum.

Also musste ich zum Loft mitfahren.
Sonra ben de Lofta gitmek zorunda kaldım.

Ich durfte nicht im Krankenwagen mitfahren.
Ambulansa binmeme izin vermediler.

Willst du mitfahren? Hi?
Selam. Seni bırakayım mı?

Willst du wirklich mitfahren, nach allem, was passiert ist?
Dün olanlardan sonra o şeye binmek istediğinden emin misin?

Du wolltest doch mitfahren. Jesse.
Jesse, kendin gelmek istedin.

Sehr einladend, jeder möchte mitfahren.
Harika, herkes istiyor gitmek.

Als ich zum Dock kam, war der Fotograph abbestellt, und ich durfte nichteinmal mit dem Boot mitfahren.
Rıhtıma gittiğimde fotoğraf çekimi iptal edilmişti. Tekneye binmeme izin bile vermediler.

Eiríkur, willst du mitfahren?
Eirikur, seni de bırakayım mı?

Ich will mitfahren, Mom! Mom!
Anne!- Ben de binmek istiyorum, anne!

Möchtest du lieber mit ihnen mitfahren?
Sen de… Onlarla gitmek istiyor musun?

Mom, ich möchte, kann aber nicht mitfahren.
Anne, ben de gelmek istiyorum.

Schönes Grün.- Willst du mitfahren?
Çok yeşilmiş.- Seni bırakayım mı?

Muss ich wirklich bei dem blöden Ausflug mitfahren?
Gerçekten, o geziye gitmek zorunda mıyım?

Darf ich mitfahren?
Beni bırakabilir misin?

Hallo!- Hallo! Wollt ihr mitfahren?
Sizi bırakmamı ister misiniz?- Selam.- Selam?