Branch manager Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
My branch manager will take all the blame. I can't.
Tüm suç şube müdürümün üzerine kalacak. Olmaz.My branch manager is not responsible for what happened.
Olanlardan şube müdürüm sorumlu değil.Okay, I'm the executive branch manager.
Tamam, ben şube müdürüyüm.I'm about to become a branch manager.
Yakında şube müdürü olacağım.The branch Manager.
Bölüm müdürü.He a branch manager?
Şube müdürü müydü?Well, just a branch manager, so no big shot.
Tamam, sadece bir şube müdürü, öyle kodaman değil.He found out Darla's branch manager now.
Darlanın şube müdürü olduğunu öğrenmiş.The branch manager's not here.
Kisim müdürü burada degil.The branch manager's not here.
Sube Müdürü burada degil.The branch manager's not here.
Kisim muduru burada degil.Should I talk to the branch manager?
Şube müdürüyle mi konuşayım?A cushy, $38,000-a-year branch manager who's personal friends with Tom Skerritt.
Yılda rahat 38.000 dolar kazanan Tom Skerrittle arkadaş olan bir şube müdürü olabilirsin.He used to tell his wife I was the branch manager from Seattle… four years ago when we were having a little ring-a-ding-ding.
But the branch manager is out of control sometimes.
Ama şube müdürü bazen kontrolden çıkıyor.The branch manager told us that you were the volunteer decent in charge of the computers here.
Şube müdürü bize dedi ki; gönüllü bir doçent varmış sizsiniz galiba. bilgisayarların kullanımından sorumlu.And my boss recommended me for the job. And then the branch manager at the Kameido store quit.
Ve patronum beni tavsiye etti. Sonra Kameido mağazasının şube müdürü istifa etti.He called the Midtown branch manager and told him a very special client needed access to his safety deposit box right away.
Şehir merkezindeki şubenin müdürünü arayıp çok özel bir müşterinin acilen kasa kutusuna erişmesi gerektiğini söyledi.The branch manager of Yotsuba's biggest rival bank, died on September
Yotsubanın en büyük rakiplerinin birinden bir şube menajeri. Yedi Eylül.now I got a branch manager Who's giving me the silent treatment.
nedeniyle buraya geldim ama karşımda tepkisiz kalan bir şube müdürü buldum.
