TABLES - Turkce'ya çeviri

• masaları
• tabloları
• tersine
• masa
• masalar
• masalara
• tablolar
• tablo
• tablosunu

Tables Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

After 9/11, the tables were turned.
Eylülden sonra tablo değişti.

I checked the tide tables against the position of the blast. That's right.
Bu doğru. Patlamanın konumuna göre gelgit tablosunu inceledim.

But now the tables have turned.
Ama… Şimdi işler tersine döndü.

There are three tables in the storeroom.
Depoda üç tablo var.

But there is a way to turn the tables, if only temporarily.
Durumu geçici olarak da olsa tersine çevirmenin bir yolu var.

This database contains no tables.
Bu veritabanında hiç tablo yok.

I checked the tide tables against the position of the blast.
Patlamanın konumuna göre gelgit tablosunu inceledim.

Now the tables have turned.
Ama şimdi tablo değişti.

There are no tables in the room.
Odada hiç tablo yok.

Hey, we would like two tables please.
Hey, biz iki tablo istiyorum lütfen.

I don't usually wait tables in my underwear.
Masalarda genellikle iç çamaşırımla durmam.

Hello, everyone, we're going to move to the living room so that we can clear some tables.
Herkese merhaba. Masaların temizlenmesi için salona geçeceğiz.

But do you have any tables open?
Hiç boş masanız var mı?

So it's good I got him away from the tables.
O zaman masadan uzaklaştırsam iyi olur.

I have got five tables!
Beş tane masayla ilgileniyorum!

Shall we say six nights a week waiting tables?
Buna haftada 6 gün masalarla ilgilenmek diyelim mi?

Can you watch these guy's tables?
Bu elemanların masasına da bakar mısın?

I'm not bussing your tables.
Senin masalarına bakmam.

There are only three tables.
Sadece üç masamız var zaten.

Those tables are reserved.
Bu masada rezerve.