There's no time to explain Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
She mentioned that. There's no time to explain now.
Şimdi bunu açıklamak için vakit yok.There's no time to explain now, Paul.
Açıklamak için vakit yok, Paul.There's no time to explain everything.
Her şeyi açıklamak için zaman yok.There's no time to explain.
Açıklamak için zaman yok.There's no time to explain. Sorry, sir.
Açıklamak için zamanımız yok. Üzgünüm, bayım.There's no time to explain now.
Şimdi bunu açıklamak için vakit yok.There's no time to explain.
Açıklamak için vakit yok.There's no time to explain.
Anlatacak vaktimiz yok.There's no time to explain.
Açıklamak için zamanımız yok.There's no time to explain now.
Açıklama yapmak için zaman yok.There's no time to explain.
Açıklamak için zaman olmadığını söylüyor.There's no time to explain. Sorry, sir.
Üzgünüm, bayım. Açıklamak için zamanımız yok.What's happening?- There's no time to explain.
Ne oluyor? Anlatacak zaman yok.There is no time to explain.
Bunu açıklayacak zaman yok.There is no time to explain.
Açıklamaya vakit yok.Hayır, açıklamaya vakit yok, Melinda.There is no time to explain.
Açıklamaya zaman yok.There is no time to explain You have to tell me how to stop, Ultron.
Açıklamaya zaman yok Bana söylemelisin nasıl durdurabileceğimi, Ultronu.He said there was no time to explain.
Açıklayacak zamanı olmadığını söyledi.I'm really sorry about that, but there was no time to explain.
Bunun için çok üzgünüm ama açıklayacak vakit yoktu.
