ÖNERDILER - Almanca'ya çeviri

vorgeschlagen
önermek
teklif
tavsiye
önerebilir miyim
önerisi
öner
sie empfahlen
tavsiye
önerdiğini
öneriyorlar
angeboten
sunmak
teklif
sunabilir
sunabilirsiniz
önermek
sunan
ikram
etmek
sie schlugen vor

Önerdiler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Beslenme uzmanları, akşamları hafif yiyecekleri tercih etmeyi önerdiler, çünkü metabolizma şu anda yavaşlar.
Ernährungswissenschaftler raten abends vorrangig zu leichten Lebensmitteln, da sich der Stoffwechsel zu diesem Zeitpunkt verlangsamt.
Euro önerdiler.
Doktorlar kürtaj önerdiler.
Die Ärzte raten zur Abtreibung.
Arkadaşlar ve yabancılar rehberlik ve destek önerdiler.
Freunde und Fremde boten ihre Beratung und Unterstützung.
Oyunculara yasal yardım bile önerdiler.
Sie boten den Spielern sogar Rechtshilfe an.
Yorumcular, daha iyi PISA sonuçları olan ülkelerden öğrenmeyi önerdiler, Finlandiya gibi.
Kommentatoren haben vorgeschlagen, aus Ländern mit besseren PISA-Ergebnissen zu lernen, wie Finnland.
Ne bu değil para kazanmak içindir önerdiler, sistemleri yok etmek içindir.
Was sie vorschlagen, dass es nicht gemeint ist, um Geld zu verdienen, soll es Systeme zerstören.
Bazı düşünürler her iki günde bir ya da iki günde bir seks yapmayı önerdiler.
Einige Denker schlagen vor, jeden zweiten oder jeden zweiten Tag Geschlechtsverkehr zu haben.
Shin Cine yazımı okudu ve ondan bir film yapmayı önerdiler.
Shin Cine hat meine Veröffentlichungen gelesen und bot mir an, einen Film daraus zu machen.
Lizanın Baltimoredaki onkologları, bakımevi ve palyatif bakım önerdiler.
Lizas Onkologen in Baltimore empfahlen Hospiz- und Palliativpflege.
Radikaller kızdı: ABD Kongresinde Azakı terörist grup olarak tanımayı önerdiler.
Die Radikalen sind empört: Auf dem US-Kongress wurde vorgeschlagen, Asow als terroristische Vereinigung anzuerkennen.
Şu ana kadar, Krizantem ve Kılıçı okumamı önerdiler.
Bisher wurde mir geraten,"Chrysantheme und Schwert" zu lesen.
Ona bir tedavi önerdiler, fakat bir süre sonra kendini hala daha iyi hissetmiyordu; Bu yüzden doktorlar birkaç test daha yapmaya karar verdiler.
Sie empfahlen eine Behandlung, aber es wurde nicht besser. Daher beschlossen die Ärzte, weitere Tests durchzuführen.
iyi ücretli bir isş önerdiler.
dort einen Job anboten.
Birkaç tanesini görmemi önerdiler. Burada çalıştıktan sonra… Tutsi otoriteleri, soykırımın olduğu yerlerden.
Nach der Arbeit dort… vor, dass ich… ein paar der Orte sehen sollte, an denen die Massaker stattgefunden hatten.
Bir deneyde araştırmacılar çocuklara önerdiler( yaşlı 10-12 yılları) iki çeşit cips( biri tanıdık, biri yeni).
In einem Experiment boten die Forscher Kindern(im Alter von 10-12 Jahren) zwei Arten von Chips(eine vertraute, eine neue).
Üç yıl önce bir telefon aldım, önceden çektiğim bir filme New Hampshire Milli Muhafız Teşkilatını dahil etmeyi önerdiler.
Vor 3 Jahren bekam ich einen Anruf wegen eines älteren Films, mit dem Angebot, die New Hampshire Nationalgarde einzubauen.
Ların sonlarında, birkaç profesör uzaya bir şeyler fırlatmanın fiyatını radikal olarak düşürmek için bir konsept önerdiler.
Ende der 1990er Jahre legten ein paar Professoren ein Konzept vor, um die Transportkosten ins All massiv zu senken.
üçlemenin son filmini hayata geçirmek için dev bir bütçe önerdiler.
paar Dollar mehr weil sie ihm ein üppiges Budget für einen dritten Film der Trilogie boten.
Bunun çok pahalı olduğu anlaşılınca, çayı bir başka madde ile, afyon ile değiştirmeyi önerdiler.
Als das zu teuer wurde, schlugen sie den Tausch von Tee gegen eine andere Substanz vor, Opium.
Sonuçlar: 54, Zaman: 0.0447

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca