AMA ONU - Almanca'ya çeviri

aber er
ama o
fakat o
ancak o
ama kendisi
ama onun
o ise
fakat kendisi
ama adam
aber sie
ama o
ama sen
ama siz
fakat onlar
fakat siz
ancak onlar
aber das
ama bu
ama onlar
fakat bu
ancak bunların
fakat onlar
ama hepsi
aber es
ama
ama bu
ancak bu
fakat bu
ama o
ihn doch
aber ich
ama ben
ama
fakat ben
aber wir
ama biz
ama hepimiz
ama bu
ama birbirimizi
ama o
ama bizler
yine de
aber dann
ama sonra
fakat sonra
ama o zaman
ancak sonra
ama daha sonra
ama sonradan
sondern ihn
fakat o
sie jedoch
ancak onları
ama onu
birlikte , sizi

Ama onu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ama onu sevdiğimiz kadar onları da sevebiliriz.
Aber wir hätten es genauso lieben können.
Ama onu karantinaya da almışlar
Aber er kam in Quarantäne
Ama onu kendim getiririm.
Aber das bringe ich selbst.
Ama onu bulur bulmaz, ölüyor.
Aber dann finde ich eine sterbende Frau vor.
Ama onu mutsuz etmek istemiyorum.
Ich will ihn doch nicht unglücklich machen.
Ama onu sevdim.
Aber es gefällt mir.
Ya şehir Macki öldürmemişse ama onu seçtiyse, onu bir parçası yaptıysa?
Wenn die Stadt Mack nicht getötet hat, sondern ihn vereinnahmt hat, ihn zu einem Teil von sich machte?
Ama onu araman gerek.
Aber Sie müssen sie anrufen.
Biliyorum… ama onu hiç sevmez.
Ich weiß… Aber er mag ihn nicht besonders.
Ama onu hiç görmedik.
Aber wir sahen es nicht.
Hayır, ama onu yakalayacağız.
Nein, aber das werden wir.
Omarı tanıyorum ama onu uzun süredir görüşmedik, üzgünüm.
Ich kenne Omar, aber ich habe lange nichts gehört, tut mir leid.
Ama onu yalnız bırakamayız.
Wir können ihn doch nicht allein lassen.
Office 365 için MDMyi kullanmak istiyorum ama onu Office 365 yönetim merkezinde göremiyorum.
Ich möchte MDM für Office 365 verwenden, aber es wird nicht in Office 365 angezeigt.
Evet ama onu fiyaskolar ve hayal kırıklıkları izler.
Ja, aber dann käme das Zappeln und das Nach-Luft-Schnappen.
Ama onu hala özlüyorum.
Aber sie fehlt mir trotzdem.
Ama onu öldürmelisiniz!
Sondern ihn!
Ama onu özlüyorum. Öyle biri yok.
Aber er fehlt mir. Es gibt ihn nicht.
Ama onu ilginç kılan da bunlardır.
Aber das macht es auch interessant.
Ama Onu asıl güzel kılan şey, gülümseyişiydi.
Was sie jedoch so zauberhaft machte, war ihr Lächeln.
Sonuçlar: 762, Zaman: 0.1198

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca