BILIRDIK - Almanca'ya çeviri

wüssten
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında
kennen
bilmek
bilir
tanır
tanımak
bilen
biliyoruz
tanıştım
wussten
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında
wissen
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında
wußten
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında

Bilirdik Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Mary Alice bir kriz yaşıyor olsaydı bunu bilirdik.
Von Mary Alices Krisen hätten wir gewusst.
Hayır, Mary Alice bir kriz yaşıyor olsaydı bunu bilirdik.
Nein. Von Mary Alices Krisen hätten wir gewusst.
Ama sormamak gerektiğini de bilirdik.
Aber man wusste auch, dass man nicht fragt.
Zaman ancak ona başvururduk ve o zaman da bilirdik ki, o bizim bu müşkülümüzü.
Er setzte sich ein, und er wußte auch immer, daß wir uns für ihn einsetzten.
Karizmatik megafauna hakkında çok şey bilirdik, ve geri kalan hakkında o kadar da değil.
Wir wüssten viel mehr über charismatische Megafauna, und nicht sehr viel über den Rest.
Salin tutarsız olduğunu bilirdik ama bunu nasıl yapar?
Wir wussten immer, dass Sal instabil war, aber wie konnte sie das tun?
Tamam. Bomba kaybolsaydı bunu bilirdik… elimizde ordu mallarının listesi var.
Ok, wir wissen, dass eine Bombe fehlt. Wir haben die Bestandsliste der Army.
Ne yapacağımızı bilirdik çünkü dünyanın, hayatın nasıl işlediğini biliyorduk.
Wir wussten, was zu tun war, denn die Welt und unser Leben waren vorhersehbar.
Yaralana bilirdik, hatta ve hatta ölebilirdik de.
Wir wussten, dass wir verletzt werden könnten oder sogar sterben.
Halbuki bilirdik ki, çoksa da mağfiretin.
Wir wissen, daß sie damit- Verzeihung- auf die Schnauze gefallen sind.
Halbuki bilirdik ki, çoksa da mağfiretin.
Doch wir wissen auch um die Umkehr und die Vergebung.
Ne bilirdik bize de bir gün Sela okunacağını.
Was erfahren wir denn noch so wert-volles über die Tagespflege.
Biz onları yazar olarak bilirdik; ama ressam da olabilirlermiş hani.
Dass er Schriftsteller war wussten wir, aber dass er auch gemalt hat.
Eskiden etrafımızı saran dünya hakkında çok daha az şey bilirdik.
Wir wüßten viel weniger. über die Welt, die uns umgibt.
Herhangi birimiz artık kendisi olmasaydı bunu bilirdik.
Wir würden es wissen, wenn einer von uns nicht mehr er selbst wäre.
Dünyaya ait bir uçuş olamaz, öyle olsa bilirdik.
Er kann nicht von einem Weltstaatflug sein, davon würden wir wissen.
Evet evet. Birbirimizin şifrelerini her zaman bilirdik.
Wir kannten immer unsere gegenseitigen Passwörter. Ja.
Mafyanın New Yorkta nasıl yapılandığını da. Kimin kim olduğunu çok iyi bilirdik.
Und wie die Mafia in New York aufgebaut war. Wir wussten sehr gut, wer wer war.
Sıradan bir gangsterin ne yaptığını bilirdik.
Wir wussten, was der normale Mafioso tat.
Yani birbirimizin her şeyini bilirdik.
Wir wussten quasi alles voneinander.
Sonuçlar: 86, Zaman: 0.0395

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca