BIR DILEKÇE - Almanca'ya çeviri

• eine Petition

Bir dilekçe Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Dünyada Açlık karşı bir dilekçe dayanışma hafta CoordinationSud ağı tarafından organize edilmektedir.
Eine Petition gegen den Hunger in der Welt wird durch das CoordinationSud Netzwerk für die Woche der Solidarität organisiert.

Zulme karşı bir dilekçe imzaladı ve Chicagoda egzersizleri öğrenebilmesi için iletişim bilgileri istedi.
Sie unterschrieb eine Petition gegen die Verfolgung und bat um Kontaktinformationen, damit sie die Übungen in Chicago lernen konnte.

Bununla birlikte, aynı zamanda, binlerce Liberty Üniversitesi öğrencisinin de bir dilekçe imzaladıkları bildirildi. desteklemedi film.
Gleichzeitig sollen aber auch Tausende Studenten der Liberty University eine Petition unterschrieben haben hat nicht unterstützt Der Film.

Haziran 1839 Commodore Warrington devam etmeniz Donanma Bakanı yalvaran 34 slaveholders tarafından imzalanan bir dilekçe onayladı.
Am 21. Juni 1839 gebilligt Commodore Warrington eine Petition von 34 Sklavenhaltern unterzeichnet mit dem Sekretär der Marine bittend, ihn fortzusetzen.

Ve şimdi hayranlarından HBOdan tüm mevsimi yeniden çekmelerini isteyen bir dilekçe var.
Und jetzt gibt es eine Petition von Fans, in der HBO gebeten wird, die gesamte Saison neu zu drehen.

Sadece bir dileğim daha var.
Ich habe nur noch einen Wunsch.

Bir dileğin varsa söyle.
Sag, wenn du einen Wunsch hast.

Tek bir dileğim var.
Ich habe auch nur einen Wunsch.

Bu bir dilek değil.
Das ist kein Wunsch.

Tek bir dileğim var.
Ich habe nur einen Wunsch.

Muhteşem bir dilek.
Toller Wunsch.

Ve bir dileğim.
Und einen Wunsch.

Benim bir dileğim var.
Ich hatte einen Wunsch.

Gücü olan herhangi bir dilek bu tür bir yıkıma neden olmak hediye değildir.
Ein Wunsch, der diese Vernichtung verursachen kann, ist kein Geschenk.

Al. Bir dilek tutup fırlat.
Wünsch dir was, und wirf ihn. Hier.

Bir dilek Cuddlioya.
Ein Wunsch gehört mir.

İyi bir dilek.
Das ist ein Wunsch.

Son bir dileğiniz? Yok.
Irgendwelche letzten Wünsche? Nee.

Bir dileğim var.
Ich habe eine Bitte.

O bir dilek değildi. Ne?
Was? Das war kein Wunsch.