Bir evden Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir daha evden çıkmayacağım.
Söylesene, planın bir daha evden hiç çıkmamak mı?
Bugün, Tehachapi yakınlarındaki bir evden yaklaşık 200 hayvan toplandı.
Bir daha evden ayrılmıyoruz.
Kızlar bir evden alınıyor.
Yemin ederim bir daha evden ayrılmayacağım.
Bir ara evden çıkacaktır, değil mi? Hayır.
Oğlum vefat ettikten sonra, Bir daha evden ayrılacağımı hiç düşünmemiştim.
Bir vardır evden getirmek isteyeceksiniz birkaç şey Tayland konumuna.
Bu genellikle bir evden diğerine geçerken kutular kullananlarla olur.
Bunu bir evden kırmızı şarap ekleyerek büyük bir şükranla kabul ettik.
Bir daha evden çıkmadan önce ceplerini kontrol et.
Bir daha evden gitme diyorum.
Eğer bir evden on kişi kalmışsa, Onlar da ölecek.
Bir evden diğerine koşardı.
Eğer bir evden on kişi kalmışsa, Onlar da ölecek.
Bir evden hırsızlık.
İnsan böyle bir evden neden taşınır ki?
Eğer bir evden on kişi kalmışsa, Onlar da ölecek.