Bir odun Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ben bir oduncuyum ve halim yerinde.
O bir oduncu ve hali yerinde.
Zachariah bir oduncuydu.
Bir oduncunun dansını izlemek isterdim.
Ben bir odunum.
Tıpkı bir oduncu gibi.
Bu bir oduncunun kızıymış.
Evet, bir oduncu!
Ben bir oduncuyum ve iyiyim.
O bir oduncu ve o iyi.
Modern teknoloji, bir oduncu olarak iş çok daha kolay hale gelmiştir.
Babası da Barney Quill adında bir oduncuymuş.
Veya benzeri bir şey kiralamak zorunda kalırız. Bir çit düzeltici kiralamak veya bir oduncu Bob!
Arkasında, sağ tarafta bir odunluk var.
Yılında yerini alan Kırmızı, ormanda gözlerden uzak bir kulübede yaşayan bir oduncu.
Yılında geçen hikayedeki kahraman Red ormanda tenha bir kabinde yaşayan bir oduncu.
Şurada bir odun var.
Bir odun parçasından korkmuyorsunuz,?
Sana bir odun parçası saplamayı öneriyorum.
Göğsünde büyük bir odun parçası var.