BIR PROGRAMIN - Almanca'ya çeviri

Programm
program
yazılımı
Programms
program
yazılımı
Programme
program
yazılımı

Bir programın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Scullynin de bir programın parçası olduğunu ise bilmiyor olabilirsin.
Sie war auch Teil eines Programms.
Bu zararlı bir programın da seninle zihin oyunları oynuyor.
Dieser Schädling ein Programm spielt auch psychologische Spielchen mit Ihnen.
Yapay zeka, bir programın öğrenebilme becerisidir.
Künstliche Intelligenz ist die Fähigkeit eines Programms zu lernen.
Art bir programın var.
Ihre Kunst hat ein Programm.
Bu kesinlikle bir programın parçası.
Es ist Teil eines Programms.
Çünkü senin bir programın yok.
Weil sie kein Programm haben.
Denetleyici değerler“ user set olarak” ve bir programın bir parçası olarak saklanabilir.
Kontrollerwerte können"gefangen" und als Teil eines Programms gespeichert werden.
Böyle bir programın linux için var mı biliyor musunuz??
Kennt jemand so ein Programm für Linux?
İşlem kimliği( PID) bir programın içinde Linux bulmak.
Finde die Prozess-ID(PID) eines Programms in Linux.
En azından onaylamam için bir programın var mı?
Haben Sie wenigstens das Programm fertig?
Denetleyici değerler“ user set olarak” ve bir programın bir parçası olarak saklanabilir.
Reglerwerte können"erfasst" und als Teil eines Programms gespeichert werden.
Savunma bakanının yönetimindeki umumi bir programın yöneticisiydim.
Ich leitete dieses öffentlichem Programm unter dem Verteidigungsminister.
Bir programın iletişimi gerçekleşmezse program yeniden başlatılır.
Bleibt die Kommunikation eines Programmes aus, wird das Programm neu gestartet.
Bu, bir programın en hayati aşamasıdır.
Das entscheidende Glied in einem Programm.
Sanırım… bir programın içindeyiz.
In einem Programm. Ich glaube, ich bin… Wir sind.
Bir programın, izleyici başına maliyeti demek bu.
Die Kosten für ein Programm im Vergleich zur Zuschauerzahl.
Bir çok programın ve çalışanın var bu proje için.
Sie haben viele Programmierer, viele Mitarbeiter, die mir bei dem Projekt helfen könnten.
Sanırım… bir programın içindeyiz. Peki.
In einem Programm. Ich glaube, ich bin… Wir sind.
Böyle bir programın karmaşık olması gerekmez.
Solch ein Plan muss nicht kompliziert sein.
Neden bir programın internete erişmesini engellemek isteyeyim?
Warum sollte ich eine App daran hindern wollen, auf das Internet zuzugreifen?
Sonuçlar: 200, Zaman: 0.0238

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca