Bir yaşam Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Vücudunuz sadece bir yaşam destek ünitesi değildir.
Bizim gibi karmaşık, kusurlu bir yaşam süreceksin.
Kötü parçayı at gitsin… Ve daha temiz bir yaşam sür öteki ile.
Bir yaşam okyanusu.
Ama kolay bir iş yok. İyi bir yaşam istiyorsun.
Diriltmek, yaşam vermektir- Tanrı için yaşanan bir yaşam.
Ben ruhtan, bir yaşam gücü enerjisi olarak söz ediyorum.
Pişmanlık dolu bir yaşam.
Bu Alman 16 yıldır parasız bir yaşam sürüyor!
Daha büyük bir yaşam panoramasına giriyorsunuz.
Kendime ait bir yaşam.
Fransada Bohem Bir Yaşam.
Ve bir yaşam kaynağı- mecazi değil, kelimenin tam anlamıyla.
Sizlere uzun ve mutlu bir yaşam dilerim.
S Sabah kalktıktan hemen sonra bir bardak su içenler, daha sağlıklı bir yaşam sürüyor.
Küçük, kör, inatçı bir yaşam.
Ev sahiplerine ve insanlara zeki bir yaşam bahşedilmişti.
İhtiyar bir adam sanayi kuruluşlarının kesif dumanı altında yalnız bir yaşam sürmektedir.
Mutlu, üretken bir yaşam.
Bu yaşam, yeni tarz bir yaşam.