BURADAYKEN - Almanca'ya çeviri

hier
al
var
işte
burada
geldi
orada
buyur
da bin
orada olmak
burada olmak
orada olur
yanında olmak
burada olur
gelmiş olması
burada olurlar
da
orada
burada
çünkü
var
geldi
i̇şte
şurada
yanında
içinde
da sind
orada olmak
burada olmak
orada olur
yanında olmak
burada olur
gelmiş olması
burada olurlar
ist da
orada olmak
burada olmak
orada olur
yanında olmak
burada olur
gelmiş olması
burada olurlar

Buradayken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Mikhail buradayken kimseyle konuştu mu?
Hat Mikhail mit jemandem gesprochen, als er hier war?
Buradayken beni asla arama demiştim.
Ich sagte, rufe mich nie hier an.
Buradayken ne düşünüyorum biliyor musun?
Weißt du, woran ich denke, wenn ich hier bin?
Evet ama buradayken değil.
Ja, aber nicht hier.
Dr. Gideon hala buradayken.
Dr. Gideon war noch hier.
Peki. Şu et kafalı buradayken söylemem.
Aber nicht, solange dieser Brutalo hier ist.
İhtiyacı olan bütün kameraları buradayken sağlamış oldum.
Ich verschaffte ihm hier alle Kameras, die er brauchte.
Hayır. -Ben buradayken ölmüyorsun Marty.
Du stirbst mir hier nicht weg, Marty.- Nein.
Onlara zarar veremez. Ama ben buradayken.
Aber wenn ich hier bin, kann er ihnen nichts tun.
Ben buradayken ne isterseniz sorabilirsiniz.
Ich bin da. Fragen Sie, was Sie wollen.
Flo Teyzen buradayken olmaz!
Nicht, wenn Tante Flo da ist.
Sen buradayken, ben yokum sanki.
Wenn du da bist, bin ich Luft.
Hazır buradayken… 9:00da gelecek olan muhtemel bir müşterim var.
Wenn du schon da bist, ich habe einen aussichtsreichen Mandanten, der um 09:00 Uhr kommt.
Ve Reg, unutma, Amiral buradayken, konuşmayı ben yapacağım.
Und, Reg, denken Sie daran, wenn der Admiral da ist, rede ich.
Sen daha önce buradayken.
Als du früher da warst.
Buradayken ona nasıl yardım edebilirim?
Wie kann ich ihm von hier aus helfen?
Zaten siz buradayken… onu öldürmem kolay olmayacak.
Wenn Sie hier sind, kann ich ihn nur schwer töten.
Ve sen buradayken büyü yok.
Und keine Magie, während du hier bist.
Sen buradayken olmaz.
Nicht, solange du hier bist.
Ben senin amcanım. Ben buradayken, sana laf düşmez!
Ich bin dein Onkel. Solange ich hier bin, hast du nichts zu sagen!
Sonuçlar: 612, Zaman: 0.0526

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca