Burnu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sanırım burnu seçiyorum.
Bu soğukta normal bir insanın gözleri, burnu ve akciğerinin bir dakika içinde donacağı bilinmektedir.
Burnu hep akıyor.
Kulakları ve burnu soğuktan kıpkırmızı olmuştu.
Gerçek burnu küçük.- Öyle mi?
Damla çikolata gözleri ve burnu için.
Brianna Hicksin burnu.
Sadece ağzı ve burnu yoktu.
Ağzı, burnu.
Engeller- Bir rüya, iki burnu var.
Vay! Güzel! Kardeşinin koca burnu nasıl?
Burnu uzuyor ama.
Tanrım, burnu şimdiden dönüyor! Maverick nerede?
Burnu daha yayvan ve genişti.
Burnu bir taraftan diğer tarafa uçuyordu.
Müvekkilimin burnu ve elmacık kemiği kırıldı.
Ne alevlerim ne de Iggynin burnu onu tespit edebildi! Yoktan var oldu!
Bu burnu istiyorum.- Bu!
Burnu en az 48 saat öncesinde kırılmış.
Ama onun burnu suratına yakışıyor, patron.